Pazartesi, Şubat 13, 2006

Shift




Köpeğim Shift'i mecburen yeniden İstanbul'a getirmek zorunda kaldım. Bilinmeyen bir gücün bana katkısı olmasa bunu başaramazdım. İşlerin yolunda gittiği nadir günlerden birkaç tanesini yaşadım bu sayede. Şöyle ki;

Köpeği Sakarya'dan İstanbul'a getirmek için ya özel arabanızın olması lazım ya da özel bir taşıma kafesi olması lazım. Shift, hayatta taşıma kabına girmeyeceğine ve benim de özel arabam olmadığına göre bu işi halletmek için Adapazarı - Haydarpaşa trenlerinde çözmek lazım diye düşündüm.

Trene binerken yolcuların "Lan bu da mı bizimle gelecek?" diye Shift'e baktıklarını görünce biraz tedirgin oldum ama tuvalet ve itaat eğitimi alan bir hayvancık olduğundan sorun olmaz diye düşündüm. Neyse, bir şekilde trene bindik ve hemen ayaklarımın dibine oturdu. Trenin içi felaket sıcak. Sıcaktan nefret eder Shift. Hemen uyudu tabi.

Bilet kontrolleri başlarken heyecan da başladı. Adam biletin her tarafına bakarken koskoca köpeği görmedi. Shift de put gibi durdu. Kımıldamıyor. En sonunda bunu bir şekilde görecek en iyisi ben söyleyeyim dedim ve "Bu arkadaşımız da geliyor ama sorun olmaz herhalde" dedim :)

Ana! Köpek! 4 milyon ver
Köpeği görür görmez tarife çalışmaya başladı. 4 milyon istedi. Sorun olmadan bunu da halletmiş olduk. Bunun adı rüşvet ya da başka birşey... Hatta arada sırada vagon içerisinden geçerken köpeğe "Pişt, cici köpek" demekten de kendini alamadı.

Hey, Taksi!
Haydarpaşa'da indikten sonra da taksiye almak için uğraş dur. Adamlara eğitimli olduğunu anlatana kadar dilimde tüy bitti. Sağolsun Mardinli bir taksici aldı ama yolda anlattıklarından sonra keike köpekle beraber Koşuyolu'na kadar yürüyerek gitseydim dedim. Mardin'in nasıl gelişeceğinden girdi teröristlerin bilinçaltında yatan fikirlerinden çıktı.

Bunu da atlattıktan sonra sıra geldi ev sahibine.

Şeyyy...
Kapısını çaldım ve "Şeyyy. Evimize yeni birisi daha geldi. Biraz bizde kalacak. Size de soramadık ama. Umarım sorun olmaz" dedikten sonra sağolsun o da sorun etmedi ve gerekirse kendisinin de köpekle ilgileneceğini söyledi.

Bakalım daha nasıl günler bekliyor Shift ile beni.

Görüntüler en kısa zamanda burda olur.

1 yorum:

MaFiAMaX dedi ki...

4 yıldır Adapazarı trenini kullanıyorum. Kondüktörlerin bileti olmayanlara "ver 5 lira" demelerine çok şahit oldum. Pazarlık payı da var tabi. :))

Sıcak ise ayrı bir mesele. Özellikle cam kenarında oturanlar için saunadan farksız oluyor. Hele bir de camlarında kilit olan vagona binmişseniz tam bir işkence oluyor. Para, anahtarlık, bilumum araçlarla açma operasyonu başlıyor :))

Son olarak, özellikle Doğu Ekspresi'nde ve İç Anadolu Ekspresi'nde koyun getirildiğine dair bir çok rivayetin de olduğunu belirteyim :)